Çocuklar için zararlı olan ve ailelerin de artık göz yummaya başlamalarıyla bir tehdit haline gelmeye başlayan bazı alışkanlıklar var. Çocukların geleceğini etkileyen ve sonuçları, aileleri de üzecek olan alışkanlıklar!
Tüm aileler çocuklarının sağlıklı büyümesini ister. Ama kendi çabaları dışında çocuklarını etkileyen birçok etmen vardır. Bunlardan bazıları çocukların yiyip içtikleri ile ilgili olurken bazıları da oynadıkları alanlar, gittikleri okullar, oynadıkları oyunlar, seçtikleri arkadaşlar gibi kontrol edilmesi zor etmenlerden oluşabilir. Çocuğunuz dışarıda oynamak yerine video oyunları ile zaman geçiriyor olabilir. Sizin özenerek pişirdiğiniz ve besin değerlerine göre seçtiğiniz yiyecekleri değil de sadece dışarıda yemek yeme isteğini tatmin etmek için fast food tarzı yiyecekleri de seçiyor olabilir. Hatta bu yemekleri ve diğer yemekleri sağlı bir şekilde ailesinin yanında, yemek masası başında yemek yerine yiyeceğini alıp bilgisayar veya televizyon karşısına da oturuyor olabilir. Tüm bu alışkanlıklar, sağlıksız beslenen, hareketsiz ve asosyal çocukları işaret etmektedir. Bu tür bir hayat tarzının sonu ne yazık ki çok uzun yıllar sürmeyecek, yakın bir zamanda kendini gösterecek olan obezite sorununu da beraberinde getirir. Ayrıca çevresi ile iletişimi günden güne azalan çocuk asosyalleşecek ve kendine olan güvenini de yitirecektir.
Hem bedensel hem de ruhsal olarak çocukları yıpratan düzensiz ve özensiz alışkanlıklar, mutlaka aileleri de aynı derecede rahatsız etmektedir. Ama gün geçtikçe yapılan ikazlar ve hatta verilen cezalar geçerliliğini ve otoritelerini yitirmektedir.
Yapılan araştırmalarda günde yirmi dakika bile oyun oynayan bir çocuğun, hiçbir şekilde dışarı çıkmayan ve arkadaş edinmeyen, hareketsiz bir çocuktan çok daha mutlu ve sağlıklı bir hayat geçirdiği gözlemlenmiştir. Çocukları sağlıksız ve mutsuz hale getiren bazı alışkanlıklar ise aşağıda sıralanmıştır.
1. Neredeysem Yemek Oraya Gelir! Bilgisayar veya televizyon başında yemek yiyen çocuklar artık şaşırtıcı olmaktan uzaktalar. Neredeyse hemen hemen hepsinde görülen bir hareket bu. Ama midenin dolup dolmadığına karar vermek ve bununla ilgilenmek için çok yoğun ve meşgul olan beyinleri, onlara doyduklarına dair bir mesaj iletemez ve normalden çok daha fazla yerler. Ve hatta bu yemek sonrasında tokluk hissi duymaları dahi zorlaşır. Ailelere yapılan öneri, yemek masasını daha eğlenceli bir hale getirmeleridir.
2. Televizyon Zamanı! Çocukların anne ve babalarından daha fazla enerji dolu olduğu bir sır değildir. Ama aileler onlara televizyon izlemeleri veya video oyunu oynamaları konusunda izin vermediklerinde bu enerjiyi harcayacak yer ararlar. Yapılan araştırmalara göre iki yaşın altındaki çocukların hiçbir şekilde televizyon izlememesi, iki yaşından büyük çocukların ise günde bir ile iki saat arasında televizyon izlemesi uygundur. Yine araştırmalarda, çocukların televizyon ve bilgisayar oyunu saatlerinde yarı yarıya yapılan azaltımlarda kilo vermelerinin sağlandığı görülmüştür.Yapacak bir şey bulamadıklarında dışarıya çıkıp biraz yürümeye başlayan çocuklar ardından yaşıtları ile tanışıyor ve onlarla daha fazla zaman geçirmeye, daha çok oynamaya, koşmaya başlıyor.
3. Güzel Görünmüyorsa Yemem! Birçok çocuk,yemeklerini gözleriyle seçiyor. Gözlerine güzel görünmeyen, renkleri hoşuna gitmeyen veya yeterince süslü olmayan, güzel kokmayan yemekleri yemek istemiyorlar. Ayrıca yemeklerin popüler olması, ünlü bir insan tarafından yenilmesi ya da yenilmemesi, arkadaşlar tarafından sevilmesi veya sevilmemesi de yemek yeme alışkanlığını etkileyen faktörler arasındadır. Çoğu kez “bir ısırık alsan çok seveceksin” cümlesi telaffuz edilir. Ve çoğu zamanda aileler haklı çıkar ama o ısırığı aldırmak için biraz daha süsleme sanatını konuşturmak gerekmektedir.
4. Yemeğin Hazır Olmasını Bekleyemem! Hazır yiyecekler ve atıştırmalıklar, genellikle en büyük sorunlu yiyeceklerdir. Ama çocuklar okuldan geldikten sonra hazırda bir yiyecek bulmak isterler. Ve bu yemekler annelerinin yaptığı ve tabağa koyulmuş yiyecekler bile olsa ellerinde gezdirebilecekleri, bir yandan başka işlerle uğraşırken bir yandan ısırabilecekleri yemekleri tercih ederler. Bu konuda onların inatlarını kırmak oldukça zor olmakla birlikte meyve ve sebze gibi hazır, sağlıklı ve onların da hoşlarına gidebilecek ufak atıştırmakları çocuklarla buluşturmakta fayda vardır. Bu şekilde onları cips, çikolata gibi abur cuburlardan uzak tutabilirsiniz.
5. Beslenme Çantası Yerine Hazır Sandviçler! Öğle yemeklerinde okullarda yemek için anne yemeklerinden daha cazip yiyecekler vardır. Sandviçler, hamburgerler, küçük pizzalar! Güzel görünümlü, güzel paketli ve değişik seçenekli olabilen bu yemekler, yaş sınırlaması olmadan hemen hemen bütün çocukları cezp etmektedir. Sınıfında oturup masasında yemek çantasının içindeki anne yemeklerini yemek yerine arkadaşlarıyla birlikte oyun oynarken yiyebileceği bir sandviçi tercih eden çocuklar, hem zamandan kazanırlar hem de dışarıdan yeme duygularını tatmin ederler. Kalori açısından da çok yüksek olan bu yiyecekleri tercih etmemeleri için çocuklarınızın çantasına değişik şekilli ekmekler, güzel dilimlenmiş veya şekillendirilmiş meyve ve sebzeler koymayı deneyebilirsiniz.
6. İyi Bir Rol Model Olamayan Anne ve Babalar! Çocuklar her yaşta onlara sahip çıkabilecek, onlara güven telkin edebilecek, koruyabilecek ve davranışları düzgün olan anne ve babalar isterler. Bir anne-babanın yapması gereken son şey ise kendi yapmadıklarını çocuklarına yaptırmaya çalışmaktır. Çocuğunun sağlıklı beslenmesi ve yaşamasını isteyen anne ve baba, çocuğunun yanında sigara içmemeli, düzgün yiyecekler tüketmeli, zararlı alışkanlıklardan uzak durmalıdır. Çocuğuna dışarıda biraz hava alıp oynamasını söyleyen ama bütün gününü televizyon karşısında geçiren anne-babanın nasıl bir inandırıcılığı olabilir ki? Çocukların bu gibi durumlarda aklı karışır ve doğru-yanlış ayrımı yapmakta zorlanırlar. Bu nedenle iyi bir çocuk yetiştirmek için önce anne ve babaların kendilerine çeki düzen vermeleri ve sağlıklı bir yaşamın gerekliliklerini yerine getirmeleri gerekmektedir.