Selülit vücudun yağ dokularıdır. Bu dokular portakal kabuğu gibi görülebilir veya görülemez. Her iki halde de normaldir ve bir sağlık problemi değildir. Ancak, ciddi bir estetik problemdir. Daha çok kadınlarda kendini gösterir. Kalçalar ve basen bölgeleri en sık görüldüğü yerlerdir.
Kadınlar erkeklere göre daha ince bir cilt yapısına sahiptir ve bağ dokudan oluşan cilt yapıları kadınlarda daha aralıklıdır. Cildin altında yer alan yağ dokular kendilerini yumru yumru gösterir. Selülit sadece fazla yağ dokusu olan kişilerin problemi değildir. Son derece ince yapıya sahip kadınlarda da görülür. Yaşlanma ile gittikçe kalıcı bir hal alır. Yaşlanma ile oluşan cilt gerginliğinin ve elastikiyetinin kaybolması ile cilt daha da incelir ve selülitler daha belirginleşir.
Doktorlar bunların ortadan kaldırılamayacağını söylerken, estetisyenler selüloidi yenebileceklerini söylemektedir. Bu konuda tam bir sonuca varılmış değildir. Vücutta bir rahatsızlığı veya dengesizliği gösteren selülit şişmanlıkla karıştırmamalı. Şişmanlık, hücrelerin arasının yağ ile dolu olduğunu gösterirken, selüliti bazı dokulara organik tortuların yerleşmesinden ileri gelir ve tahrik olan dokular sertleşir. Birbirine çok benzeyen ve tedavi yolları tamamen ayrı olan bu iki rahatsızlık aynı insanda görülebilir. Şişmanlık bedenin belirli yerlerinde özellikle, bacakların üst kısmında, kalçada ve kaba etlerde yer eder. Ayrıca ense, sırt, kol, hatta ayak bileğinde de fazla kilolar birikir. Uygulanan zayıflama rejimi bedenin yağlarını eritse de selülit bundan etkilenmez. Bu nedenle bedenin aşırı yağlarını eritme kararı alındığında bu yağların hangi cinsten olduğunu önceden bilmek gerekir.
Selülit, konjontif dokuların (konjontif dokular cilt ile cilt altı dokular arasındaki bağlantıyı sağlar) uğradıkları değişme sonucunda meydana getirdikleri anormal durumlardan ileri gelir. Vücudumuz yanlış bir beslenme sonucu biriken tortularını atamayınca selülit dokulara yerleşir. Selülitler ilerlemiş bir aşamada el ile sıkıştırıldığında ağrır ve cildin yüzeyindeki doku portakal kabuğunun dokusunu andırır. Dokulara yerleşen toksinler kaldıkça ve sinir sisteminde olumsuz etkilendikçe selülit artar. Ayrıca bazı organik dengesizlikler selülite yol açabilirken kötü bir lenf ve kan dolaşımının olumsuz etkisinden de meydana gelebilir.
SELÜLİTİ ÖNLEMENİN ÇARELERİ
Derin nefesler: Kanı temizler, iç salgı bezlerini uyarır, karaciğerin kan akımına uğramasını engeller, yağları eritir.
Jimnastik ve yürüyüş: Her gün uygulanan beden hareketleri yağları eritir, kan dolaşımını olumlu etkiler, yorgunluğu giderir.
Selülit masajı: Yararlı olması için bir uzman tarafından yapılması gerekir, aksi takdirde zararlı olabilir. Bu nedenle selülite karşı alınacak en uygun tedbir bedeni her gün, özellikle selülitin yerleştiği yerleri kuru bir kese ile veya banyo fırçası ile ovmaktır. Amaç kan dolaşımını olumlu etkilemektir. Bu nedenle kese veya fırçayı cilde fazla bastırmadan yüzeyi kızarıncaya kadar uygulamalıdır. Cilt kızardığında, amaca ulaşılmıştır. Yani kan dolaşımı olumlu etkilenmiştir. Masajın daha da etkili olması için cildin üzerinde ıslak bir bez veya sünger gezdirmelidir. Masaj toksinleri yerinden oynatarak kan dolaşımına sürükler ve beden bunları solunum yolu ile (nefes), cilt yolu ile (ter), böbrek yolu ile (idrar) atar.
Yemek yerken su içmeyin: Su ihtiyacınızı öğün aralarında giderin veya yemekle birlikte su yerine bitkisel çayı (şekersiz) yudum yudum için. Yemeklerden yarım saat önce bir bardak su içmelidir.
Besinleri iyi çiğneyip yutun.
Bağırsakların her gün boşalmasını sağlayın. Uykusuz kalmayın.
Açık havada bol bol yürüyüş yapın.
SELÜLİTTE YANLIŞ BİLİNENLER
Yalnızca normal kilosunun üzerindeki kadınlarda olur.
YANLIŞ: Çünkü selülit, şişmanlarda olduğu gibi zayıf kadınlarda da görülebilir. Bağ dokusunun durumu, genetik yapı gibi faktörlerin önemi çok büyüktür.
Çocuk doğuran bütün kadınlarda selülit olması kaçınılmaz bir durumdur.
YANLIŞ: Hamilelikte oluşan fazla kilolar ve hareketsizlik selüloidi doğuran sebeplerdendir. Ama sadece sebeplerden biridir. Sanıldığı gibi hepsi değil.
Selülit yalnızca bacaklarda oluşur.
YANLIŞ: Selülit bacaklarda olduğu gibi kalçalar, kollar ve karında da oluşabilir.
Selülit yalnızca yaşlılarda görülür.
YANLIŞ: Bunun aksine selülit genç yaşlarda başlar. Gençliğinde de bir sorunu olmayan kadınlarda sonralarda oluşma riski çok azdır.
BİTKİLERLE TEDAVİ OLUN
Selülit tedavisi için kullanılabilecek bitkisel yağlar: Zambak yağı, keten yağı, ardıç yağı, portakal yağı, buğday yağı, nane yağı, susam yağı, yasemin yağı, anason yağı, rezene yağı, lavanta yağı, limon yağı, yosunlu sabun. Selülitli bölgeye iyice masaj yapılarak sürülür. 1-2 saat sonra yıkanır. Hassas ciltlerde daha kısa bekletilebilir. Yağlı bölge yosunlu sabunla yıkanır. Bu uygulama iki günde bir defa yapılmalıdır.
BUNLARDAN UZAK DURUN
Sigara ve içkiden kesinlikle kaçınılmalı. Solunum yolu ile kanı kirleten sigara, selülitin yerleşmesine yardım eder. Ayrıca sigara, hazım cihazını ve sinir sistemini olumsuz etkiler. Sinir sisteminin dengesi bozulunca yorgunluk belirir, yorgunluğu gidermek için bu kez uyarıcılara başvurmak gerekir. Bu durum refleks yolu ile selüliti artırarak dokulardaki sıkışmayı fazlalaştırır. Alkollü içkiler selülitin bir numaralı dostudur. İçki veya aperatif yerine meyve sularını tercih etmeli, ayrıca alkollü içkideki aşırı kalorinin şişmanlığa yol açtığı unutulmamalı.
Tuz ve tuzlu besinlerden kaçının.
Şeker ve şekerli gıdalardan uzak durun.
Kızartmalardan vazgeçin.
Fındık, fıstık gibi kuruyemiş alışkanlıklarınıza son verin.
Cosmotürk’teki habere göre, her ne kadar selülitin ve şişmanlığın kaynakları ayrı olsa da besin kuralları birbirine benzer. Alınan besin mümkün olduğu kadar doğal olmalı, yani sanayileşmiş besinlerden kaçınmalı, her gün bir miktar çiğ sebze ve meyve, ayrıca çimlendirilmiş buğday yemelidir. Bedene gereken enzimleri sağlamalı, tuzu yemeklerde azaltmalıdır. (Bir gram tuz, 125 gram suyu kendine çeker.) Bol su içmelidir. (Yudum yudum içilen su dokulardaki gereksiz maddeleri eritirken, birden içilen su böbreklere yönelir.) Aşırı miktarda içilen su, suda eriyen vitaminleri bedenden alarak idrar yolu ile beraberinde sürükler. Ayrıca her lokmayı iyi çiğnemeyi unutmamalı. Eğer iyi çiğnenip, beden tarafından sindirilmemişse sağlıklı bir besin de bedende tortular bırakabilir. Sabahları aç karnına taze sıkılan limon suyuna bir miktar çiğ patates suyu katarak içmenin selülite iyi geldiği söylenir. Yemeklerde en fazla bir kaşık sıvı yağ kullanın..Kaynak.7gunsaglik.com .,